Tecrübe ve Esaret üzerine

İnternetin derinliklerinde gezinirken bir hikayeyle karşılaştım. Paylaşmak istedim. Buyrun :

Ustaya başarısının sırrını sormuşlar... İki kelime demiş:
- Doğru kararlar...
Hepimizden farklı olarak sürekli doğru kararları nasıl alabildiğini sormuşlar:
Tek kelime demiş:
- Tecrübe...
...Bu tecrübe denen şeyin sırrı ne diye sormuşlar.
Usta derin bir iç geçirmiş ve şöyle demiş:
- Yanlış kararlar!

Galiba 'herşeyde bir hayır vardır' sözü burda anlam kazanıyor. Yapılan her yanlışta anlık olumsuzluklar doğması demekki, kazanılan tecrübeyle hayat kurtaracak seviyeye getirebiliyor insanı. O zaman tecrübeli yazılım üstadların biz junior developerlara dediği gibi "Yanlış yapmaktan korkmayın gençler. Sürekli yanlış yapın ki bizde ileride yerimizi bırakacak insanlarla tanışabilelim". Sonrada bir mail aldım. Mail sade,kısa ve etkileyiciydi. Mailde sadece aşağıdaki güzel söz yazıyordu. Dediğim gibi kısa ve etkileyici. Çarptı resmen beni.

Bir insan bilmiyorsa ne istediğini,
Hem seni ziyan eder hemde kendini,
Dibini görmediğin suya dalmadığın gibi,
Sonunu görmediğin sevgiye teslim etme kendini..!!!!

İşte bu okuduklarınızda resmin tamamını görebilmek marifet. Hele ikincinin son cümlesinden sonra beynimdeki damarların sertleştiğini ve fırlayacak gibi olduğunu hissettim. Neden bilmiyorum. Allah kimseye esareti tattırmasın sevgiye yada aşka olan esaret hiç yanımızdan geçmesin.(Burada sözü edilen, bir kızla bir erkek arasındaki sevgi yada aşk olmak zorunda değildir. Genelde aşk denilince aklımızda hemen kız-erkek ilişkisinin ampulünün yandığını düşünerek yapıldı açıklama.)